Kovid-19 salgını iletişim biçimimizi değiştirdi

49

Alanya Hamdullah Eminpaşa (HEP) Üniversitesi İletişim Tasarımı ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Ertan Doğan;  tüm dünyayı derinden etkileyen Korona virüs salgınının,  yeni İletişim Teknolojilerinden  sosyal Medya ve internet teknolojisinin gücünü bir kez daha ortaya çıkardığını ifade etti.  Salgının ortaya çıktığı günden bu yana tüm dünyada kitlesel iletişimin internet üzerinden devam ettiğine dikkat çeken Dr. Doğan, “Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs salgını, hiç kuşkusuz kitle iletişimine yeni bir bakış açısı getirdi, kitlesel iletişime yön verdi” ifadelerini kullandı.

İLETŞİMDE YENİ NORMAL KAVRAMI ORTAYA ÇIKTI

İnternet ve sosyal medyanın,  tüm dünyayı eve hapseden salgının psikolojik etkilerinden de kurtulmanın bir aracı haline geldiğine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Murat Ertan Doğan,  “Yaşadığımız süreç gerçekten çok zor bir süreç. Bu süreçte doğru bilgi alma, güvenilir kaynakların iletişim araçlarından beslenme kritik bir önem taşıyor. Böyle kriz anlarında etkili ve doğru iletişimin kurulmaması, toplumun bunalıma sürüklenmesi, karamsarlığın ve ruhsal çöküntünün artmasına yol açarak salgında daha fazla can kaybına da yol açabilir.  İnternet ve sosyal medya iletişimi olmasaydı, salgının yarattığı panik, karamsarlık ve ruhsal çöküntü daha fazla olabilirdi. Bugün toplumsal iletişimde dünya bir devrim yaşıyor. Öyle ki, nerede olursanız dünyanın merkezi sizsiniz.  Sanatçılar evlerinden sosyal medya araçlarıyla konserler düzenliyor. Hatta Youtube, Instagram gibi sosyal medya araçlarını kullandıklarında bu konserlerden gelir bile elde edebiliyorlar.  Öğrenci toplulukları ve gençler, sosyal medyada oluşturdukları gruplar ile farklı bir iletişim deneyimi yaşıyor. Sosyal Medya bir ortam olarak gücünü katlayarak büyüdü.   Küresel şirketler mesafeli yaklaştığı evden çalışma kavramına daha sıcak bakmaya başladı. Hatta bu kavramla ofis giderlerini en aza indirebileceklerini keşfetti. Haber kaynağının değişmez öznesi gazeteciler bugün röportajlarını telefon, internet ve sosyal medya aracılığı ile yapıyorlar. Ulusal ve küresel haber ajansları, televizyon kanalları hatta radyolar,  özgün içeriklerini internet ve sosyal medya araçlarını kullanarak üretiyorlar. Salgın bitse bile evden biz bu iletişim yöntemini hayatımızdan çıkarmayacak ve yeni bir normale doğru adım atacağız gibi gözüküyor” ifadelerini kullandı.

“UZAKTAN EĞİTİM HAYATIMIZIN PARÇASI OLACAK”

Alanya HEP Üniversitesi İletişim Tasarımı ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Ertan Doğan, Tüm dünyayı etkisi altına alan ve dünyada yüz binlerce insanın ölümüne neden olan pandeminin eğitime olan etkisine de değindi.  Salgının yayılım hızı nedeniyle, tüm dünyada eğitim sistemin uzaktan öğretim yöntemleri ile gerçekleştirildiğine dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Murat Ertan Doğan, “Koronavirüs nedeniyle iletişimde yaşanan köklü değişiklikler, eğitimde de yeni bir dönüşümü beraberinde getirdi. Ortaöğretim ve Yükseköğretimde bugün meydana gelen zorunlu dijitalleşmenin avantajları olduğu gibi dezavantajları da var Uzaktan eğitim aslında sanıldığı gibi yeni bir olgu değil. Açık öğretim, uzaktan eğitim, e-öğrenme, çevrimiçi öğrenme ve yaşamboyu öğrenme kavramları salgın öncesinde de gündemdeydi.  Şu anda ne kadar kavram karmaşası yaşansa da, tüm bu kavramlar giderek yerlerine oturacaktır. Her ne kadar karşıt görüşler olsa da bu gün sınırlı bir teknolojik belirleyicilik çerçevesinde toplumsal yapılar şekilleniyor. Ülkemiz ağ toplumu olma yolunda önemli bir sınavdan başarılı bir şekilde geçmekte. Enformasyonel toplum olmanın en önemli aracı bilginin toplumun tüm kesimlerine hızlı ve verimli bir biçimde yayılabilmesidir. İşte bu günlerde Türkiye sahip olduğu potansiyeli kullanarak geleceğin önemli bir gücü olacağını gösteriyor. Francis Bacon “Bilgi Güçtür” demiştir. Bu gün güçlü olmanın anahtarı halen bilgi sahibi olmaktır. Ülkemiz sahip olduğu teknolojik alt yapıyı kullanarak eğitimde dijitalleşmeyi sağlayıp yeni bir çağa gücünü artırarak giriyor. Özellikle yükseköğretimde YÖK’ün stratejisinin de dijitalleşme olması doğru yolda olduğumuzun bir göstergesidir. Bu zorunlu teknoloji kullanımının avantajlarını ileriki yıllarda yaşayacağız ve ülkemiz  bu zor günlerin de üstesinden gelecektir diye düşünüyorum” dedi.