Gazeteci Mevlüt Yeni’nin Yeni Bakış Program konuğu Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin oldu. Davut Çetin, pandemi döneminde kapanan işletmeler başta olmak üzere COVİD-19’un Antalya ekonomisine yaptığı etkiyi değerlendirdi. ATSO Başkanı Davut Çetin şehrin ekonomisi üzerine önemli konuların derlendiği ve yol haritası olarak ele aldıkları önemli konular hakkında hazırladıkları dosyayı Hükümetin ilgili bakanlığına sunacaklarını belirtirken Antalya’nın sosyal ve ekonomi her alanında birleştirici kararların alınmasına öncülük edeceği toparlayıcı ve kalkınmada hızla sonuç alınmasını sağlayacak bir “Orkestra Şefi”ne ihtiyaç olduğunu savundu.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, Yeni Bakış programının moderatörlüğünü yapan, MYGazete.com Genel Yayın Yönetmeni, Akdeniz Gazeteciler Federasyonu ve Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni‘nin konuğu oldu. Antalya ekonomisinin ele alındığı programda önemli konulara değinildi.
Önce sağlığımızı sonra ekonomiyi koruyacağız
ATSO Başkanı Davut Çetin salgını değerlendirdiği konuşmasının başında şöyle konuştu, “Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Önceden yaşadığımız krizlere hiç benzemiyor. Sonunu tahmin edebileceğimiz bir kriz yaşamıyoruz. Önce sağlığımızı sonra ekonomiyi koruyacağız. Bütün derdimiz çalışanlarımızı ve şirketlerimizi ayakta tutarak istihdamı sürdürmesini sağlamaktır. 47 bin üyemiz bulunmakta. Pandemi döneminde hiç ara vermedik. İlk günden çok ciddi tedbirler aldık. 16 Marttan bu yana üyelerimizin tüm taleplerini karşılamaya devam ettik. Üyelerin odaya gelmeden elektronik belge düzenlenmesi ve diğer konularda talep edilen unsurlarda önemli alt yapı hazırlıklarımız oldu. Dijitalleşme ile üyelerine en hızlı ve sağlıklı bir şekilde ulaşan Türkiye de ilk odalardan biri olduk. Biz yaşanan bu krize dijital ortamlarımızı ve alt yapımızı hazırlamış olmamız nedeniyle çok da zorluk yaşamadık” dedi
ATSO Başkanı Davut Çetin şehrin ekonomisi üzerine önemli konuların derlendiği ve yol haritası olarak ele aldıkları önemli konular hakkında hazırladıkları dosyayı Hükümetin ilgili bakanlığına sunacaklarını belirtti.
Turizm denilince sadece otel akıllara gelmemeli
Salgından dolayı yaşanan iş yeri kapanmaları ve kısıtlı hizmet verilen iş dünyasının takip ettiği süreç hakkında açıklamada bulunan Başkan Çetin, “Destek paketinin ilk açıklanan paket olması nedeniyle o günlerde sanki desteğin o kadar miktarlarda verileceği algısı oluştu. Açıklanan ekonomik paketin Antalya’yı ilgilendiren kısımda en çok turizm sektörü bu konuyla ilgilenen sektör oldu. Turizm denildiğinde sektörün içinde olan tüm sektörleri etkilemekte. Turizm sadece otel ile ilişkili değildir. O günlerde açıklanan ilk destek paketinde üyelerimiz krediye ulaşıp ulaşamayacağı endişesi yaşamıştı. İlk 1.5 ay işadamlarımız biraz endişe yaşadı. Ancak şimdi 370 milyar kredi dağıtıldı” diye konuştu
Altı ay ertelemeli krediler kasım ve aralıkta ilk taksitleri ödenecek
Davut Çetin, “Antalya ekonomisi Turizme bağlı bir şehir. Bakkalından manavına , konfeksiyonuna kadar etkisi var. Geçen yıl açıklanan en önemli verilerden biri Türkiye de 470 bin istihdam kaybının 113 bin istihdam kaybının Antalya da yaşanmış olmasıdır. 2016 Rusya ile yaşanan uçak krizinde Antalya Turizmi yüzde 10 küçülme yaşanmıştı. Bu krizin Antalya ekonomisine 30 milyar a yakın bir kayıp yaşandığını görüyoruz. Pandemi etkisiyle Antalya ekonomisi yaşadığı kayıplar nedeniyle zor günler geçirecek. 6 ay ödemesiz alınan kredilerin ödemeleri 11 ve 12’nci aylarda geri ödemeleri başlayacak. Bütün işletmeciler bu kredilerden ve destek paketlerinde sunulan kredi imkanlarından faydalandı. Önümüzde ki iki üç ay likidite akışları çok iyi analiz edilmesi gerekiyor. Turizmin bize etkisinin yüzdesi Antalya ekonomisini oldukça çok etkilemekte. Kısa süreli çalışma ödeneğinin de sonuna gelindi. Turizm de ilk para girişi ciddi anlamda ancak gelecek sene Nisan-Mayıs-Haziran ayında olması muhtemeldir. Çok uzun süre işletmelere para girmeyecek. Otelci arkadaşların ciddi meblağlarda aldığı kredileri var. Turizmi ayakta tutacaksak Antalya ve Türkiye deki turizm sektörüne büyük destek verilmesi gerekiyor. Türkiye ekonomisine ‘Salgın’ Turizme yüzde 4 ama Antalya ekonomisine yüzde 20 zarar vermiştir. Çarkın tekrar dönmesi için seneye tüm sektörlerin ayakta kalması için kredi ihtiyacına ve kredilerin ertelenmesine ihtiyaç var. Raporlar hazırladık. Bunları hükümete sunacağız. Bu raporlar ile Antalya ekonomisinin ayakta kalması gerektiği yönündeki düşüncelerimizi ilgili bakanlıklar ile paylaşacağız ”dedi
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin, Yeni Bakış programının moderatörlüğünü yapan, MYGazete.com Genel Yayın Yönetmeni, Akdeniz Gazeteciler Federasyonu ve Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni’nin konuğu oldu.
Pandemi inşaat ve konut sektörüne yaradı
Davut Çetin, “Herkes bir hesap yaparak kredi çektiğini düşünüyorum. Çekilen krediler keşke yatırımlara gitmiş olsaydı. Borçlar ödenmesi için ağırlıkta kredi çekildi. Kredi miktarı Antalya Türkiye ortalamasında yüzde 7-8 oranın da borçlandı. Turizm dışında çarklar yavaş yavaş dönmeye başladı. Nakit akışını herkesin ayarlaması gerekiyor. Turizm de işler açılır, işler döner diye borçlanan iş sektörleri de var. Buralarda sıkıntıların yaşanacağını düşünüyorum. Seyahat acenteleri sıkıntılı günler yaşayan sektörlerden. Hükümetin gücü biraz olmuş olsa karşılıksız ödemeler yapabilmiş olsa. Yüzde 44 civarı üyemiz Kovid-19 döneminde kapalıydı. Artık sektörel desteklere geçmek gerekiyor. Sosyal patlamanın önüne geçmek için bu destek şart. Son üç yıldır inşaat sektöründe de bir kriz vardı. Normalleşme süresinde ciddi oranda konut satışları olduğunu görüyoruz. Tapu da bugün kuyruk var. 3-4 yıldır üzerine adeta ölü toprağı serpilmiş inşaat ve konut satışlarında müthiş patlama yaşanıyor. Pandemi dönemi inşaat ve konut sektörüne yaradı” dedi
Ekonomi güvene bağlı
Türkiye de vatandaşın üzerinde kayıtlı 124.7 milyar dolar para olduğunu belirten Davut Çetin, “ Şahısların üzerinde belgeli bu kadar parası var. Güvenmediği için ekonomiye girmiyor bu para. Ekonomi güvene bağlı. Hiç kimsenin de ayrıca döviz bozdurmadığını görülmektedir. Bu paraların yatırıma dönmesi gerekiyor. Otomotiv sektöründe ise ihtiyaç karşılanamıyor. Pandemi döneminde üretim adeta durdu. Bu yüzden ikinci el araç fiyatları arttı. Antalya bu yıl 17-18 milyon turist bekliyordu. Hiç rahat olduğumuz bir yıl görmedim. Kaç yıldır başkanlık yapıyorum, kriz yaşamadığımız yıl yok. Her yıl bir kriz yaşadı odamız ve Türkiye ile birlikte Antalya. Şu anda ilaç bulundu aşısı bulundu desek 1 yıl içerisinde Dünya aşılanacağı belirtiliyor. Gelecek yıl Nisan Mayıs da hala pandemiyi konuşur muyuz inanın bilemiyorum. Turizm tarafında bu yüzden büyük sıkıntı yaşanması mümkün. Otellerin sadece yüzde 40 ı açık. İç turizm de bile beklenilenortaya konulamadı. İnsanlar huzursuz olduğu için tatile çıkmak istememekte. Maskeyle tatil yapmak istemiyor vatandaş” diye konuştu
“Rus turist bekliyoruz ancak…”
Davut Çetin, “Rusya da yaşanan Salgın süreci bizleri düşündüren durum olsa da 1 Ağustos da turizm amaçlı seyahatlerin uçuşa açılmasını bekliyoruz. Ancak yine de hastalıktan korkmuyor değilim. Rusya’dan eğer salgın yayacak bir turist ve turizm yaşarsak bizim böyle bir salgını kaldıracak gücümüz yok. Ben isterdim ki bu yıl turizm sektörü başlatmasaydık. Hükümet de buna göre bir program geliştirmiş olsaydı. Rus Turist Avrupaya elinde ki parayla gitmiş olsa Türkiye’den ve özellikle Antalya da olduğu kadar mutlu olacağını sanmıyorum. Rus turiste karşı şehrin sağlığını korumak için tedbirli hareket etmek gerekiyor” dedi
Yerli turist ucuz tatil için planını erken yapmalı
“Krizler bizleri efsunlaştırdı” diyen ATSO Başkanı Davut Çetin, “Ev ve Otomotiv kredisinde çok sıkıntı olacağını sanmıyorum. İnsanlarda hala ödeyecek bütçesi var. Antalya da 5 milyon yerli turist potansiyeli var. İç turizmi istediğimiz gibi tam olarak değerlendiremedik. Ekim ayında yapılan ön satışlı imkânı değerlendirenler ucuz tatil yapabiliyor. Turizm ve tatil döneminde tatil yapmak isteyenlerde haliyle yüksek fiyatla karşılaşıyor. Ülkemiz yerli turist tatil planını erken yapmıyor. Haziran da tatil için karar verip Temmuz da tatile çıkmak isteyenler haliyle yüksek fiyatla karşılaşıyor” diye konuştu
“Ücretsiz izin ödemesi ile hayat sürdürmek zor”
Başkan Davut Çetin Salgın sürecinin hala devam ettiğini belirterek, “Bizlerin açıklanan kurallara uyması gerekiyor. Hijyene uymak gerekiyor. Biz buna uymazsak Ekim ve kasım ayında bir atak olabilir mevzusunu yıkmak ve yok etmek bizlerin kurallara uymasından geçmektedir. İnsanlar çene altı maske kullanıyor. Maske elinde gezdirirsen olmaz. Öte yandan Mart ayı ve Nisan ayı gibi kriz geldiğin de iş yerlerinin açık kalması kapalı kalması mevzusuna daha tecrübeli davranılacağı kesin. Belli sektörün çarkları dönüyor. Toparlayamayan sektörlere destek verilmesi gerekiyor. Ücretsiz izin ödemesi ile hayat sürdürmek zor. Bu ay sonu bittiğinde büyük kaos çıkacağını düşünüyorum. İşten çıkartmalar yaşanacak. Bu yaşanması mümkün krizi önceden önlememiz gerekiyor. Bunların önlenmesi projeleri erken açıklanması gerekiyor” dedi
Rusya uçak krizi bize çok şey öğretti
Pandemi döneminde tarım sektörünün çalıştığını belirten Çetin, üretilenin satıldığını söyledi. Çetin, “Tarım sektörü dediğimiz kesme çiçekçilik de büyük kriz yaşandı. Tarımın alt bölümünde onlarca sektör var. Uçaklar kalkmayınca üretilenler ülkelere gönderilemedi. Madencilik ve çimento makine sektöründe düşüş yaşandı. Tarım sektöründe girdi fiyatı yükseldi. Ancaktezgah satışların da düşüş yaşandı. Şu anda Rusya dahil her yere yaş sebze ve meyve gönderiliyor. Rusya ile yaşadığımız uçak krizi bize çok şey öğretti. O kriz bizi hem turizm de ve tarım da yeni pazarlar bulmamızı sağladı” diye konuştu
Maske konusu ve ATSO’nun yaptıkları
Davut Çetin, “Maske krizinin yaşandığı günlerde Türkiye’nin değişik illerinden maske için 1 milyon maskelik kumaş aldık Bunları diktirdik. Önce kamuya dağıttırdık. Bir den yasaklar getirildi. Sonra devlet üretecek denildi. Ancak sonra fiyat araştırması yapmamız istendi. Fiyat araştırması yaptık ve 0.85 TL den fiyat oranı belirledik. Yok eczane verecek, yok devlet dağıtacak gibi çözümü çok basit bir iş içinde boğulduk kaldık. Devlet özel sektörün bu tarz üretim ve hareket alanına fazla müdahale de bulunmaması gerekiyordu. Bizler kriz aşan sektör ve kurumlara ürettiklerimizin diktirdiğimiz maskenin yüzde 70 -80’ni ücretsiz dağıttık. Bir miktarını hallere gönderdik. Sokağa çıkma yasağında bile haller açıktı. Sonra maske satışı serbest bırakıldı. Şu an 0.85 TL fiyatta elimizde binlerce maske var. İsteyen talepte bulunanlara bunları n satışını yaparız” dedi
ATSO Başkanı Çetin, “Çin ve diğer ülkelere blok mermerler göndermeyi hedefliyoruz” dedi.
İlk 500’e giren sanayici gururu
İlk 500 e giren 4 sanayici olduğunu belirten Davut Çetin, “Türkiye ekonomisinin yüzde 3.5 oranındayız. Sanayi üretim de 15. İliz. Mobilya üretiminde Dünya da en önemli iller arasındayız. Bununla ilgili çalışma yürütüyoruz. Ağır bir sanayimiz yok. Organize sanayide ki firmalar çalışmalarını yürütüyor. OSB de 300 sanayicimiz var. OSB de yerler sıkıştı. Korkuteli de Mermer Sanayini kurduk. Milli Emlak’ta ki yerlerin satışı için kamulaştırılması ve ardından doğrudan satışlarında ayarlanarak tahsis çalışmalarına geçmeyi arzu ediyoruz. Antalya da ciddi bir mermer kaynağı var. Mermer tahsis alanlarının verilmesi konusunda beklentilerimiz var. 85 milyonluk ülkenin her şeyini her konusunu Merkezden yürütmek zor. Bu tarz hızla yol alınması gereken konularda yönetimlerin yerelden yapılması gerekiyor. Korkuteli’ndeki mermer OSB 1 milyon 160 metre karelik bir alana kurgulandı. Çin ve diğer ülkelere blok mermerler göndermeyi hedefliyoruz. Bunlar özellikli mermerler olduğu için fiyatı da yüksek olacak. Çin de granit mermerin kötüsü var. Biz onlara blok mermer gönderiyoruz. İşlenip aynı mermerin Türkiye ye satıldığı iddiası ise gerçeği yansıtmıyor” diye konuştu.
Bu şehir olanakları ile kendini yönetir
Davut Çetin, “Ankara özellikle taş ocakları ile ilgili verdiği ruhsatı nereye verdiğini bilmiyor. Bu yüzden flamingolar da kaçar, portakal bahçeleri de zarar görür. Belli konularda bu tarz izinleri yerel yönetimlerin vermesi gerekiyor. Turizmi bilmeyen arkadaşlarla çalıştığımız dönemler oldu. İş bilen yerel de ki işinin erbabı insanlar bu ayarlamaları oluşturulan bir heyet çerçevesinde pekala çözebilir. Arıtma yapılacak haydi bakanlığa, küçük bir proje için bakanlığa gidiyoruz. Böyle bir dünya artık yok. Yerel de bizim değerlerimiz ve şehri bilen dinamikler yönetmesi ve kararları alması gerekiyor. Kendi destinasyonumuzu bizim yönetmemiz gerekiyor. Bu kadar merkezden yönetilmesi bizleri yoruyor. En önemli kaynak veri. Elimizde dünya veri var bunları bir araya getirilememekte. Domatesin planı bile yapılamamakta. Kimin ne ürettiği ne yaptığı tam olarak bilinmiyor. 4.0’a getirdik sistemi. Verilerimiz hazır. Eğer biz bu şehri pilot il ilan edebilirsek Türkiye’nin önünü açacak uygulama olacak. Umarım pilot il seçilir ve Türkiye’ye örnek oluruz” dedi
Antalya’yı hor kullanmışız
KöK ödül töreninin Ekim ayında gerçekleştirmeyi arzu ettiklerini belirten Davut Çetin, “Pandemiyi de akından takip ediyoruz. Salgının zararları ve etkisini yakından izliyoruz. Buna göre rota izliyoruz. Umarız Ekim ayında Kök ödül törenini gerçekleştirmiş oluruz. Şehrin en önemli eksiklerin başında Antalya’nın sahip olduğu değerlerin gerçek anlamda kendini ortaya koyamamasıdır. Biz şehrin yapısını biraz mahvetmişiz. Avrupa’ya gidip görünce Antalya’yı ne kadar hor kullanıldığına tanık oluyoruz. Ulaşım sektörü yok. Demre’ye gidecek olan turistin sıkıntısı hala çözülebilmiş değil. Kaleiçi cazibe merkezi olması gerekiyor. Şehrin neresini anlatsam. Şehrin çok değişime ihtiyaç var. Böyle bir sahil ve tarih yok. Adamların küçük bir tarihi yeri var elli-altmış bin kişi geliyor. Elimizde ki olanakları biz kullanamıyoruz. Kar da kayıp sonra aşağıya inip denize girilebilin başka bir şehir yok. Biz Antaya’ya gelen turist için 256 yer tespit ettik. Turistleri buralara çekmemiz gerekiyor. Bazı kurumlar iş birliği halinde çok şeyi beceriyoruz. Şu şehir Avrupa da olsa Dünya bu coğrafyaya gelirdi. Bunu dijital ortam da aplikasyon olarak sunacağız. Her şeyimiz hazır. Programı indirdiğinde turist 256 yeri görmek için kendisine gün yetmeyecek” diye konuştu
Ortak akıl ve şehrin orkestra şefi
Bir işi yaparken kurgulamayı iyi yapmak gerektiğini belirten Çetin, “Ortak akıl platformu vardı bırakıldı, sonra yüksek istişare kurulu kuruldu. Ben her ay SİAD’lar ile toplantı yapıyorum. Odalarla STK’lar ile sık, sık bir araya geliyorum. 70-80 kişilik gruplarla tartışarak bir yere varılmıyor. Biraz daha butik tarz da yapılan buluşmalarda sonuçlar sağlıklı çıkıyor. Şehirde birlikteliğe ihtiyaç var. Şehrin bir Orkestra şefine ihtiyacıvar. Ben kendi tarafımda bu şefliği yapıyorum. Ortak akıl da buluşmamız kaçınılmaz. Şehir ile ilgili doğru şartlarda toplanılarak karar alınmalı. Yüksek istişare kurulu yüz kişinin çağrılıp konuşma yapılması toplanmaları verim vermiyor. Daha küçük gruplarda toplanıp kararlar alınması en doğrusu” dedi
En büyük görev basın da ve özgürlüğünde
Davut Çetin Basında Sansürün kaldırılışının 124. Yılını kutladığını belirterek, “Basının özgür olması gerekiyor. Basın doğru yolu gösterip tarafsız yayın yapması gerekiyor. Yazılanlar ve okunanlar farklı görüşlerle aktarılıyor. Basın özgürlüğünü ve hakkını umarım alınacak yeni kararlar ile bunu yakalar. Hem yerelde ve ulusalda bu işin içinde olan herkes çok zor görev yapmaktadır. Akıllı telefondan gazete okumak değil gazeteyi elime alarak okumaktan zevk alıyorum. Ülkemiz de basın özgürlüğünü konuşmak gerekiyor” diye konuştu