Cumhuriyet Kadınları Olarak Haklarımıza Sahip Çıkacağız

162

Bu gün burada Konyaaltı Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak 5 Aralık 1934’te yürürlüğe giren bir yasa ile Kadına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 87.yılını kutluyoruz.

Aynı Zamanda 5 Aralık 1997 yılında kurulan Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi ve laik kadın hareketinin öncüsü Cumhuriyet Kadınları Derneğinin Kuruluşunun 24.yılını’da Kutluyoruz. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyetinin temellerini atarken engin dehası ile ortaya koyduğu Toplumsal çöküşün ve gerilemenin en önemli nedenlerinden birinin kadının bilimden, sanattan, sosyal hayattan uzak bir yaşam sürmesi olduğunu belirlemiştir.

 Kadınlara karşı yapılan haksız tutum ve davranışların kadınların sosyal hayattan kopmasına neden olmuş, kadın ve erkek arasındaki ilerleme zıt yönde gerçekleşmiştir. “Bir toplumda cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse o toplum yarı yarıya zayıflamış olur.

Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur ”diyen Atatürk kadını güçlendirmenin yolunun haklarını vermekten geçtiğini biliyordu, o güne kadar birey olarak kabul görmeyen, hatta kız çocuklarının sayılmadığı feodal bir zihniyeti kökten yok eden, kadının seçme seçilme hakkını hayata geçiren yasayı onaylatmıştır. Bilgi ve bilim ışığında sağlıklı nesiller yetiştirmenin ilk basamağı ana kucağı olduğunu düşünürsek çocuğun ilk öğretmeni annedir.

Bilgi ve bilimden uzaklaştırılan kız çocukları ve kadınlarımız hem yoksulluk hem de yoksunluk yaşamışlardır.. Bu gerileme sağlıklı nesiller ve sağlıklı toplum oluşturmamızı engellemiştir.

 Bilim ilerledikçe medeniyet ilerlemiş, çağın gereklerine göre sağlıklı çocuk yetiştirmek annelerin görevi olması nedeniyle; kadınlar erkeklerden daha aydın ve bilgili olması gereği doğmuştur. Kadını Meta olarak gören, alıp satılan eşya gibi davranılan, Aşağılanan, şiddetin her türlüsünü gören, taciz ve tecavüze uğrayan sosyal hayattan uzaklaştırılan kadın değersiz hale gelir. Kadın yoksa insanlık yok olmuş demektir.

Tarih boyunca başarıları ile destanlar yazdıran Türk kadını Erkeklerin yanında yer almış, Ata binmiş, Kılıç kuşanmış, Ok atıp ava çıkmıştır. Sosyal hayatın her alanında görev almıştır. Kadın Türk toplumlarında anadır, Eştir, Kardeştir, haladır, Teyzedir, ebedir, ninedir. Kahraman Türk Kadını, fedakârlıkları ve sadakaları ile atalarının yolunda ilerlemiş, gücünü ve kudretini kurtuluş savaşında da göstermiş; Atatürk ”Türk milleti öyle analara sahiptir ki her devrin büyük adamlarını bu analar yetiştirmiştir ”diyerek kadını yüceltmiştir.

Milli mücadelede üstün başarılar sağlamış kadınlarımızı da anmadan geçemeyeceğim; canı pahasına ülkesini savunan Kara Fatma, 8 yaşındaki kızını yanına alarak cepheye koşan Nezahet onbaşı, Top mermileri ıslanmasın diye kazağını örten ve soğuktan ölen Şerife bacı, Halime çavuş, Çete emir Ayşe, Kundaktaki bebeğini evde bırakarak vatan savunmasına katılan Nene hatun Daha ismini sayamadığım kahraman Türk Kadınları bu günümüzün inşasının temelini; açlıkla, çile ile  düşmanla savaşarak oluşturmuş kadınlara haklarının verilmesinde önemli sınavlardan geçmişlerdir. Türk kadınının üstün yeteneklerini bilimde, sanatta, eğitimde her alanda gösterebilmesi için; 1926’da Büyük Millet Meclisi tarafında yürürlüğe giren Medeni kanun ile Türk kadınının kaybettiği haklarının iadesinin temelini oluşturmuştur.

 -3 Nisan 1930’da belediye seçimlerine katılmış

 -1931’de Tıp dünyasına girmiş

 -26 Ekim 1932’de muhtar ve köy heyetine seçilmiş

 -8 Ekim 1934’de kabul edilen,5 Aralık 1934’deyürürlüge giren bir yasayla kadın erkek eşitliği alanında bütün hakları, milletvekili seçme seçilme hakkı da verilerek Türk kadınının çağdaşlaşma yolundaki bütün engelleri ortadan kaldırılmıştır.

“HAKAN VE HATUN EMREDİYOR Kİ “ Diyen bir tarih birikiminden ”EY KAHRAMAN TÜRK KADINI SEN YERLERDE SÜRÜNMEYE DEĞİL OMUZLAR ÜZERİNDE GÖKLERE YÜKSELMEYE LAYIKSIN” Bir kültürün oluşmasına köprü olan, emeği geçen herkesi saygı ve minnetle anıyorum.

BİZ CUMHURİYET KADINLARI OLARAK CUMHURİYET DEVRİMLERİ İLE ELDE ETTİĞİMİZ HAKLARIN SAVUNUCULARI OLARAK HAKLARIMIZA SAHİP ÇIKTIK, ÇIKIYORUZ VE SONUNA KADAR SAHİP ÇIKACAĞIZ…

                            Fatma ÖZDEMİR

Antalya Konyaltı Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı