Unutulmaya yüz tutmuş sanatlar Taksim’de görücüye çıktı

384

Türk tarihinin birbirinden değerli sanat dalları Taksim’de buluştu. Çömlek yapımından çiniciliğe, ahşap işçiliğinden tespih yapımına kadar pek çok sanat dalı zanaatkârların elinden çıkarak Beyoğlu’nda düzenlenen festivalde vatandaşla buluşmaya başladı.

Unutulmaya yüz tutmuş meslek dallarını geçmişten geleceğe taşımaya devam eden “13.Beyoğlu Altın Eller Geleneksel El Sanatları Festivali” başladı.Türkiye’nin yedi bölgesinden 63 zanaatkâr bir araya gelerek hünerlerini sergiledi. Zanaatkârlar çömlek yapımından çiniciliğe, ahşap işçiliğinden tespih yapımına, sedef işçiliğinden dünyada sadece Türkiye’de çıkarılan lüle taşı sanatına kadar pek çok geleneksel el sanatını vatandaşların beğenisine sundu. Taksim Meydanı Etkinlik Alanı’nda düzenlenen festivalin açılışına yüzlerce vatandaş katıldı. Yabancı turistlerin de oldukça ilgi gösterdiği açılış töreni halk oyunları gösterisiyle başladı.

“SEDEF KAKMAYA İLGİ ÇOK ANCAK ÇIRAK BULMAKTA ZORLANIYORUZ”

Gaziantep’ten gelen Sedef Ustası Bülent Fıstıkçı, sedef işçiliği hakkında şunları söyledi:

“Ceviz ağacının üzerine orijinal sedef kakma sarı pirinçle işleme yapıyoruz. Pirinç işlemeye telkari, sedef işçiliğine ise sedef kama diyoruz. Sedef kakmaya ilgi çok büyük. Ancak alt yapıdan eleman yetişmediği için çırak sıkıntımız var. Gençler bu işçiliğe heves etmiyor, bu yüzden çırak yetiştiremiyoruz. Gençleri bu işe yönlendirmemiz lazım. Meslek liselerinden eleman almamız lazım. Biz de pratik, okulda da teorik eğitim alması lazım. Tekrar dünyaya gelsem yine sedef ustası olurum. Bir kızım olsaydı da adını Sedef koyacaktım ama olmadı.”

“VATANDAŞLARI BU STANTLARA BEKLİYORUZ”

Nakış Ustası Emekli Öğretmen Nur Altan, 2 senedir severek nakış işçiliği yaptığını ve bu yüzden burada stant açtığını belirtti. Altan, “Nakışla takılar, panolar oluşturuyorum. Emekli olduktan sonra bu hobiye yöneldim. Bu ortamda keyifle, huzurla bu işi yapıyorum. İlgilenen vatandaşları bekliyoruz” diye konuştu.

6 KUŞAKTIR LÜLE TAŞI İŞLİYORLAR

Dünyada sadece Eskişehir’de çıkarılan lüle taşının önemine dikkat çeken Zafer Can Aktaş, 6 kuşaktır devam ettirdikleri lüle taşı işleme sanatını anlattı. Lüle taşlarını madenlerden kendilerinin çıkardığını kaydeden Aktaş, “Lüle taşından teşbihler, küpeler, kolyeler, biblolar, süs eşyaları yapıyoruz. Tamamen bıçakla yapılan bir sanat bu. Yabancı turistler dünyada sadece Türkiye’de çıkarılan bu taşın değerini biliyor ve büyük ilgi gösteriyor” dedi.

“BUNLAR KÜLTÜRÜMÜZÜN EN ÖNEMLİ PARÇALARI”

Festivale katılarak stantları gezen Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, eline çekici alarak sedef işçiliğini denedi. 12 gün boyunca devam edecek “Beyoğlu’nde Altın Eller Zamanı” festivali hakkında bilgi veren Demircan, “Burada geleneksel el sanatı, antika, sahaf festivalleri düzenliyoruz. Bütün bunlar kültürümüzün en önemli parçaları. O ustaları sürekli değiştirerek gündeme getirmek ve meraklıların dikkatine sunmak bizim bizatihi hedefimiz” ifadelerini kullandı.