Antalya Diplomasi Forumu’nda hangi konular öne çıktı?

3

Bu sene dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu’nun (AFD) son gününde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump arasında kesinleşen bir görüşme olmadığını belirtti.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt 11 Nisan’da yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump’ın mayıs ayında Orta Doğu’ya yapacağı gezide Türkiye’yi de ziyaret edip etmeyeceği hakkında, “Başka ülkeler de bu gezinin bir parçası olabilir” değerlendirmesini yapmıştı.

ADF’nin son gününde konuşan Fidan, bu konudaki soruya, “Şu anda kesinleşen bir husus yok, çalışmalarımız devam ediyor. Görüşme Türkiye’de mi olacak ABD’de mi olacak bunlar bakanlıklarımız arasında devam eden konular ” diyerek yanıt verdi.

Fidan’a yöneltilen sorulardan biri de son dönemde İsrail’in Suriye’de T4 havalimanını vurmasının ardından gündeme gelen Türkiye ile olası gerilimdi.

Fidan, İsrail ile “bir kaza meydana gelmemesi için”,”karşı karşıya gelmemek üzere” görüşmeler yapıldığını belirtti.

Dışişleri Bakanı, “Cumhurbaşkanımızın genel itibarıyla Suriye’yi ziyaret niyeti söz konusu. Biz de bu konuyla ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şartlar sağlandığında Cumhurbaşkanımız Suriye’yi ziyaret edecek” diye ekledi.

Hakan fidan kürsüde

Kaynak,Getty Images

Fotoğraf altı yazısı,Hakan Fidan ADF’nin son gününde konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasıyla açılan Antalya Diplomasi Forumu’nun bu yılki teması “Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek” olarak belirlenmişti.

Hakan Fidan, 13 Nisan’da yaptığı açıklamada, Antalya Diplomasi Forumu’nda 155 ülkeden 21 devlet ve hükümet başkanı ile 64’ü bakan olmak üzere 6 bini aşkın kişinin katıldığını belirtti.

“Diplomasinin kutuplaşmayla değil uzlaşmayla olacağını vurguladık. Bölgemizdeki acıları dindirmek için diplomasinin gücünün altını çizdik” diye ekledi.

Amerika ve Avrupa’dan sınırlı sayıda katılım olan ADF, daha çok Afrika, Ortadoğu ve Balkanlar’dan gelen temsilcilerle ilerleyen bir platforma dönüşmesi açısından dikkat çekiyordu.

ADF’de tartışılan konuların daha çok “küresel Güney”in ilgi alanını cezbeden bir bakış açısıyla ele alınması, Batı’nın eleştirel bir dille anılması ADF’den çıkacak sonuçların değerlendirilmesi açısından önem taşıyor.

11-13 Nisan günleri arasında Belek’teki NEST Kongre Merkezi’nde düzenlenen ADF, diplomasinin bölgesel ve küresel meselelerin çözümündeki rolüne yeniden odaklanılması ve sorunların çözümü için diyalog ve diğer yöntemlerin öncelenmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Erdoğan’ın konuşmasında İsrail ve Suriye vurgusu

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, komşu ülkelerle iyi ilişkiler tesis ederek Türkiye etrafında “barış ve güvenlik kuşağı” oluşturma çabasında olduklarını söyledi.

İsrail’in politikalarını eleştiren Erdoğan, “terör devleti” olarak nitelediği İsrail’in “Filistin halkına karşı apaçık bir soykırım uyguladığını” da ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya Diplomasi Forumu'nda kürsüde konuşurken iki elini birden kaldırmış

Kaynak,Getty Images

Türkiye’nin Suriye’de İsrail’le yaşadığı gerilim hakkında da “Soğuk kanlılığımızı, meseleleri diyalog yoluyla çözme tavrımızı kimse yanlış anlamamalı, sükunetimiz birilerini hatalı heveslere sürüklememeli” ifadelerini kullandı:

“Suriye’nin toprak bütünlüğünün muhafazasında Trump ve Putin başta olmak üzere, bölgede nüfuz sahibi aktörlerle anlayış birliği ve yakın diyalog halindeyiz.”

Erdoğan küresel ekonomik gelişmeler hakkında ise “Gümrük tarifeleri üzerinden kızışan ticari rekabetin yıkıcı hale gelmemesi için elimizden geleni yapıyoruz, Türkiye bu sürecin kazananlarından biri olacak” dedi.

Ermenistan Dışişleri Bakanı: ‘Ankara ve Erivan tamamen normalleşme hedefinde ortaklaşıyor’

12 Nisan’da Hakan Fidan ile görüştükten sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan, Türkiye’yle yapılan görüşmelerde, her iki tarafında nihai hedefinde ilişkilerin “tamamen normalleştirilmesi” anlayışına sahip olduğunu söyledi.

AA’ya göre Mirzoyan, “Her iki taraf da, nihai hedefin, diplomatik ilişkilerin tesisi ve sınırların açılması da dahil olmak üzere ilişkilerin tamamen normalleştirilmesi olduğu anlayışına sahip” dedi.

Bakan Fidan’la görüşmesinde ilişkilerin normalleşmesini sağlayabilecek fırsatların da ele alındığını belirten Mirzoyan, “Diyaloğumuz yalnızca diplomatik ilişkilerin tesisi ve sınırın resmen açılmasından ibaret değil. Bu, iki ülke arasında gerçekleşebilecek büyük bir ticaretle ilgili. Ayrıca bazı ortak enerji ve transit projelerini de ele aldık” ifadelerini kullandı.

Ermenistan Dışişleri Bakanı Mirzoyan

Kaynak,Getty Images

Fotoğraf altı yazısı,Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan

Uluslararası platformlarda işbirliği konusunun da görüşüldüğünü kaydeden Mirzoyan, “Çünkü gerçekler, Orta Doğu gibi meseleler söz konusu olduğunda, görüşlerimizin ve algılarımızın bazen sanıldığından daha yakın olduğunu göstermektedir” dedi.

Azerbaycan ve Ermenistan arasında müzakere edilen barış anlaşması konusuna ilişkin soruya Mirzoyan, “tarihi ve eşi benzeri görülmemiş” olarak nitelediği anlaşmanın imzaya tamamen hazır olduğunu söyleyerek yanıt verdi.

Çok sayıda ülkeyle ikili görüşme

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ayrı ayrı görüşmeler yaptığı liderler arasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kıbrıslı Türk lider Ersin Tatar, Macaristan Cumhurbaşkanı Viktor Orban ile Somali, Endonezya, Gine Bisseau, Kosova ve Karabağ gibi ülkelerin cumhurbaşkanları var.

8 Aralık’ta Esad yönetiminin devrilmesinin ardından Suriye’de iktidarı ele geçiren Ahmed Şara’nın da ADF’ye katılmış olması bu platformun özellikle Suriye başlıklı gündeminin takip edilmesi açısından önemini artıran bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

ADF, Suriye’de başlayan yeni dönemin tüm başlıklarıyla ele alınmasını sağlaması açısından da önemli bir zemin oluşturdu. Bu konuda özel bir panelin düzenlenecek olması da bunun işareti olarak değerlendiriliyordu.

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Alain Berset, AGİT Genel Sekreteri Feridun Sinirlioğlu da ADF’ye katılım gösterecek uluslararası örgüt temsilcileri olarak öne çıktılar. AB ve diğer Avrupa ülkelerinden ise yüksek düzeyli bir katılım gerçekleşmedi.

Antalya diplomasi forumuna katılanlar

Kaynak,Getty Images

İkili görüşmeler öne çıktı

ADF, diğer düşünce platformlarının aksine tek bir bölge ve tema yerine küresel sorunları ele alması nedeniyle farklılaştı.

Küresel boyutta simetrik ve asimetrik tüm konuların tartışıldığı bir platforma dönüşen ADF’de Afrika’dan Latin Amerika’ya, Ortadoğu’dan Avrupa’ya ve Asya-Pasifik’e tüm başlıkların ele alınması dikkat çekti.

50’den fazla panelin gerçekleştirileceği ADF, göç ve terörizm, insan kaçakçılığı, terörizm, iklim değişikliği ve dijitalleşme gibi birçok tartışmaya da ev sahipliği yaptı.

Bu konuların derinliğine rağmen, ADF katılımcıları bu platformları daha çok ikili temaslar için kullanıyorlar. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve diğer katılımcılar yüzlerce ikili temas gerçekleştirdi.

Antalya diplomasi forumu logosu

Kaynak,Getty Images

Gazze, Ukrayna konuları ön planda

Dünyada etkisini artıran Türk dış politikasının görünen yüzü haline dönüşen ADF, Türkiye açısından öncelik verdiği konuların işlenmesi açısından da bir platform görevi gördü.

Bu öncelikler arasında Gazze, Suriye, Ukrayna gibi konularda son dönemde yaşanan gelişmeler geliyordu.

Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanları, Sergey Lavrov ve Andrii Sybiha da Antalya’dalardı ancak iki dışişleri bakanının doğrudan ya da dolaylı bir araya gelmesine dönük bir program yoktu.

Lavrov’un 12 Nisan’da düzenlenen bir panelde ülkesinin politikalarına ilişkin bir sunum yaptı. Dışişleri Bakanı Fidan da her iki bakanla ayrı ayrı görüştü.

ADF, Gazze açısından da önemli bir platform oldu. ADF’nin resmi açılışından önceki ilk toplantı Gazze Temas Grubu tarafında yapıldı.

Türkiye, Bahreyn, Endonezya, Filistin, Ürdün, Mısır, Katar ve Suudi Arabistan dışişleri bakanları bu toplantıda, İsrail’in ateşkesi bozmasının ardından Gazze konusunun yeniden ön plana çıkmasını ve silahların yeniden susmasını sağlayacak planları ele aldılar.

Fidan 13 Nisan’da yaptığı açıklamada,” İsrail üzerinde savaş dışında etki kullanacak tek ülke ABD’dir. Beklentimiz kalıcı barışın sağlanmasına yönelik adımların atılması. Avrupa’dan ve Amerika’dan gelen destek kesilmediği sürece bu soykırımın süreceği ortada. Gazze hassasiyeti kesinlikle sona ermemeli” dedi.

2023’te Ekim ayında İsrail-Hamas savaşının başlamasının ardından oluşturulan Gazze Temas Grubu, ilk kez Türkiye’de ADF marjında toplandı.