Ekrem İmamoğlu Antalya Mitinginde konuştu…”Kurtuluş yok tek başına, haydi herkes, 23 Mart’ta sandık başına.”

2

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu, Antalya’da düzenlenen mitingde coşkulu bir kalabalığa hitap etti. İmamoğlu ” O sandık gelecek bu millet seni tıpış tıpış evine yollayacak.Kurtuluş yok tek başına, haydi herkes, 23 Mart’ta sandık başına”dedi.

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmir ve Kayseri’deki çalışmalarının ardından bugün de Adana ve Antalya’da konuştu. ​İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu, Antalya’da düzenlenen mitingde coşkulu bir kalabalığa hitap etti.Mitingde, CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de konuşma yaparak İmamoğlu’na destek verdi.

BAŞKAN BÖCEK ” İMAMOĞLU’NUN HER DAİM YANINDAYIZ” 

‘İmamoğlu’nun da her daim yanında olacağız’ diyen Başkan Böcek konuşmasında şunları söyledi:

“Özgürlüğün ve barışın kendine hoş geldiniz ve şeref verdiniz. Mart ayı Antalya’da bir başkadır. Atamızın Antalyalı ziyaret ettiği o tarih bugünlerde başladı. Gene Başkanımız Özgür Özel önderliğinde 31 Mart’ta yapılan seçimlerde CHP 1’inci Parti olmuştur. Antalya’da 20 belediyenin 18’ini kaybedenleri Antalya ittifakımız silkelemiştir. Ayrıca Büyükşehir’i ilk defa iki kez üst üste kazanarak hep birlik bir destan yazdık. Simdi tarihi bir gün daha olacak. 23 Mart ön seçimlerinden sayın Ekrem İmamoğlu başkanımızı Torosların evlatları olarak bağrımıza basacağız. İktidarın ayak sesleri Toroslardan Akdeniz’e sonra da tüm Anadolu’ya ışık tutacaktır. 23 Mart, Türkiye baharını müjdeleyecek bir ön seçim olacaktır. Tüm halkımıza umut olacaktır.  Haydi hep birlikte görev başına. Haydi Antalya’m ön seçim için sandık başına. Cumhuriyetimize ve CHP’ye sahip çıkmaya devam edeceğiz. İmamoğlu’nun da her daim yanında olacağız”

İMAMOĞLU DENİZ BAYKAL’I ANDI 

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski Genel Başkanı merhum Deniz Baykal’ı anarak konuşmasına  başlayan İmamoğlu  “Antalya’yı bilen çok kadim dostlarımız var. 2009 yılında ilçe başkanı oldum. İlçe başkanı olduktan sonra genel başkanımı ziyaret ettim. Partimle ilk görevimi Deniz Baykal’a yaptım. Kendisini rahmetle ve minnetle anıyorum.”dedi.

İmamoğlu konuşmasına şu şekilde devam etti:

MİLLETİN OCAĞINA İNCİR AĞACI DİKTİ 

“Toroslarda eğer bir duman tütüyorsa kimse bu ülkenin geleceğinden şüphe etmesin. Hepinizi saygı ile selamlıyorum. Zor bir mücadelenin içinden geçiyoruz. Mübarek Ramazan ayında bütün dualarımızla güzel bir ay geçmesini istiyoruz. Gençlerimizle, kadınlarla, beyefendilerle her birinizin Ramazan ayını tebrik ediyorum.Ahlakı, dürüstlüğü, helal lokmayı bırakmışlar, “Halka hizmetin Hakk’a hizmet” düsturunu unutmuşlar, vatandaşa herkese “Yasak” diyorlar. “Ekonomi uzmanıyım” diye geçinenler milletin ocağına incir ağacı dikti. Tarımı ve üretimi bitme noktasına getirdi. Bunlardan Antalya da nasibini aldı…Halka hizmet hakka hizmettir sözünü iktidar unuttu. Kimse bu ülkenin geleceğinden şüphe etmesin.”

“BUNLARIN YAPTIKLARI ŞEYTANIN AKLINA GELMEZ”

“Öğrendim ki çalışma arkadaşlarımızı Emniyet Müdürlüğü’nden arayıp Savcılık sizi görüşmeye çağırıyor diyorlarmıi. Arkadaşlarımız avukatımı arayıp geliyorum deyince avukata gerek yok, görüşecek sadece diyorlarmış. Ne demek avukata gerek yok ya! Böyle bir uygulama nerede var! Bakın arkadaşımız avukatla adliyeye gitmekte ısrar edince daveti yapan polise artık ulaşılmaz oluyor!

Telefon numarası Vatan Caddesi’ndeki Emniyet’e ait. Hani hukuk devletiydik sayın Adalet Bakanı? Hukukçu kimliğinle sor bakalım hangi uygulamaya giriyormuş avukatsız savcı görüşmesi! Bunlar iyice şaşırdılar! Bunların yaptıkları şeytanın aklına gelmez şeytanın!”

“HER ŞEYİ BEN BİLİRİM AKLIDIR”

“Türkiye’de en fazla gayrimunkul ve kira artışının olduğu il olmuş. Her geldiğimde Expo alanının borç yükünü belediye başkanımız aktarmaktadır. İşte bu akıl “Her şeyi ben bilirim” aklıdır. Sadece Antalya’ya bunu yapmakla kalmadılar. Önce 250 bin dolara sonra da 400 bin dolara ev alanları vatandaş yaptık. Ülkemizin vatandaşlığını ticari bir ürün yaptılar. Bu evleri alanlar 3 sene sonra kar edecek şekilde evleri sattılar. İşte ben buna karşıyım.”

AYAĞIMA TAŞ BAĞLASALAR DA SİZE GÜVENİYORUM

“Hem Antalya’yı hem de Göller Bölgesi’ni bizim ‘tarım, teknoloji, turizm’ için geliştirdiğimiz ‘3T modeli’ ile kalkındıracağız. Tarım diyorum; çünkü yüzyıllardır hiçbir gelişmiş ülkenin vazgeçmediği, tam tersine yatırımları arttırdığı en stratejik sektör. Toprağını koruyamayan, ülkesini de koruyamaz kardeşim. Bu kadar net. Toprağını işleyemeyen suç işler. Bu akşam gittiğimiz çiftçinin evinde, bir kızımız Çocuk Gelişimi okuyor, bir kızımız bu bölgenin doğal güzellikleri üzerine, ormanları üzerine eğitim almak istiyor. 13-14-15 yaşındaki kız çocuklarımızın hayallerine baktığınızda, aslında önümüzde dizilen fırsatların haddi hesabı yok.

Ben, bu ülkenin, bu bölgenin çok daha güzel günler göreceğine canı gönülden inanıyorum. Neden inanıyorum biliyor musunuz sevgili dostlar? Sesim kısılsa da ayağıma taş bağlasalar da beni engellemeye çalışsalar da bize sıkıntılar vermeye çalışsalar da size güveniyorum. Çünkü siz varsınız yanımda. Siz benimle berabersiniz. Köy evindeki kızlarımıza güveniyorum. Oğullarımıza güveniyorum. Bu ülkenin, milletimizin evlatlarına güveniyorum. Bu bölgenin gençlerine, girişimcilerine, yatırımcılarına, iş dünyasına güveniyorum.””

“PARTİMİZİN ÖN SEÇİM KARARI DEMOKRASİ DEVRİMİDİR”

“Bütün badireleri ve bedelleri birlikte göğüsleyeceğimiz için rahatım, huzurluyum ve mutluyum. Ben, üstüme düşeni yerine getirmek için girdiğimiz bu yolda hep beraber dalga dalga büyüyeceğiz. Hayalleri yerle bir edilmiş, gelecek kaygısı içindeki saflarımıza katarak büyüyeceğiz.

Aday belirleme kararımızdan telaşlananlar, seçim yapacağımızı duyunca daha da paniğe kapıldı. Çünkü onlar demokrasiyi bilmiyorlar, unuttular. Sadece bir kişinin iki dudağı arasından çıkanları demokrasi zannediyorlar. Biz ise gücümüzü bir milyon yedi yüz elli bine yakın üyemizin tek tek giderek sandığa oy atarak vereceği güce inanıyoruz. O yetkinin kutsal olduğunu biliyoruz çünkü o yetki, milletimizin bir adım sonra bize vereceği Cumhurbaşkanlığı yetkisinin ilk adımıdır. Bunlar ise öyle değil. Bu arkadaşlar, bir kişi ne derse o olur anlayışındalar.

Ama neden korkuyorlar biliyor musunuz? Bizim de dediğimiz olur diye korkuyorlar. Ama korksunlar; partimizin ön seçim kararı demokrasi devrimidir. Demokrasi devriminin kararını alan genel başkanımızı, merkez yöneticilerimizi ve beni bu yola çıkartan Türkiye Büyük Millet Meclisi milletvekili grubumuzu hem alkışlıyorum hem onlara teşekkür ediyorum.”

CHP OLARAK İKTİDAR YOLUNA ÇIKIYORUZ

“Gerçek bir demokrasi şöleni yaşayacağız ve yaşatacağız. ‘Halksız siyaset’ heveslerini kursaklarında bırakacağız. 23 Mart’ta birliğini, dirliğini sağlamış bir CHP olarak, iktidar yoluna çıkıyoruz. Bu parti, Cumhuriyetimizin kurucu gücüdür. Bu ülkede tiranlık rejimi kurmak isteyenlere, ısrarla ve gururla hatırlatacağız: 600 yıllık bir imparatorluk çökerken, 1923 şartlarında dünyanın en devrimci hareketlerinden birini yaratarak, tüm ezilen halklara ilham veren CHP’dir. Millet iradesine ve vatandaşlık esasına dayalı bir devletin inşa edilmesinde CHP’nin imzası vardır. 1970’lerde rahmetli Necmettin Erbakan’ın liderliğindeki Milli Selamet Partisi’yle koalisyon kurarak, ayrışma yerine birleşmenin mümkün olabileceğini, yine biz gösterdik.”

“BU ÜLKEDE HERKES ADALET İSTİYOR”

Kıbrıs Barış Harekatı’nı yaparak hem müttefiklerimize hem de hasımlarımıza, güç ve kararlılık gösteren devletimizin yönetiminde yine CHP vardı. 1980’den sonra, ne yazık ki aynı kabiliyeti gösteremedik. Milletin kabahatinden değil, kendi eksikliklerimizden iktidar olamadık. O uzun yıllar boyunca, başımızdakiler yüzünden, bu devletin ekonomisi tepetaklak oldu. Köklü kurumları zayıfladı, meclisi işlevsizleşti, adalet sistemi çöktü. Çocuğa mikrofon tutuyorsunuz; adalet istiyor. İşçiye… Adalet istiyor. İş insanına… Adalet istiyor. Bürokrat adalet istiyor. Kadınlar adalet istiyor. Bu ülkede herkes adalet istiyor. Ve şimdi, yeniden iktidar olmak için kollarımızı sıvıyoruz. Yine aynı aşkla ama yenilenen bakışımızla, hep birlikte ayağa kalkıyoruz.”

“EKREM İMAMOĞLU KADAR TAŞ DÜŞSÜN BAŞINA SENİN”

“Artık biliyorsunuz; aralarında kimi yol arkadaşım, kimi tanıdığım, kimi hiç tanımadığım bir grup insanın mal varlıklarına, banka hesaplarına el koymuşlar. Yeni bir kumpas dalgasıyla, bana ve arkadaşlarıma itibar suikastı yapmaya çalışıyorlar. Malum şahıs, haftalar önce ne demişti hatırlayın; ‘Turpun büyüğü heybede.’ Şunlara bak şunlara; hükümeti, yargısı kolluğu işi gücü bırakmış, benimle ilgili tertipler peşinde. Tek dertleri var; Ekrem İmamoğlu. Ekrem İmamoğlu kadar taş düşsün başına senin.

“HODRİ MEYDAN”

“Çok net bir şey söylüyorum: Eğer benim arkadaşlarım, en ufak bir haksızlığa veya hukuksuzluğa karışmışsa, gelin bütün dosyaları açın, bütün belgeleri bilgileri açıkça kamuoyu ile paylaşın. ‘Hodri meydan’ diyorum. Elinizde ne varsa, dökün ortaya. Ama öyle içi boş dosyalarla, uydurma gizli tanık beyanları ile değil; mertçe, hakka ve hukuka uygun olarak dökün. Bir derdiniz varsa, ben buradayım; bana gelin. Milletimle beraber, tam karşındayım. Bırak yan yollara sapmayı, bırak milletin banka hesaplarını bloke edip, mağdur etmeyi. Gel, millete gidelim. Amacınızı biliyorum: İstanbul’a, Türkiye’ye hizmet edemeyelim istiyorsunuz.Ekrem İmamoğlu olmadan seçime girmek istiyorsunuz. Haksız, hukuksuz, gayrı meşru yollarla Ekrem İmamoğlu’nu yarış dışına atarsan, senin gireceğin yarış meşru olur mu? Bu millet, sana o yarışı yaptırmaz. Sen öyle bir yarışa sokturmaz. Sadece bu ülke değil, tüm dünya görüyor kirli tertiplerinizi. Bu kurmaca siyaset yöntemleri ve bu yargısal tacizlerle yapılacak seçim ne özgür seçim olur ne de adil seçim. ”

“SANDIK GELECEK, BU MİLLET SENİ TIPIŞ TIPIŞ EVİNE YOLLAYACAK”

“Kardeşlerim; alenen gördüğünüz gibi her gün, her hafta bize yeni bir sözde suç icat ediyorlar. Oysa ki, 2019’dan beri tek bir suçumuz var: Sandıkta yenilmemek, hep kazanmak. Tek suçumuz bu. Bu suçu işlemeye, seni yenmeye devam edeceğiz. 4 kere yenmiştim, 5’inci kere de yeneceğim. Ne yapsanız nafile. O sandık gelecek, millet seni sandığa gömecek. Sandık gelecek, bu millet seni tıpış tıpış evine yollayacak. Yıkılmayız, korkmayız, yorulmayız. Belki sesimiz kısılır ama bizim sesimiz kısıldığında başka Ekrem İmamoğulları konuşur. Milyonlarca Ekrem İmamoğlu var. Cesaretiniz varsa, karşımıza çıkın. Cesaretiniz varsa, milletin iradesi kararını versin. Hodri meydan.”

“DEMOKRASİ ŞÖLENİ DÜZENLEYECEĞİZ”

“Bu ülkeyi yönetme sorumluluğunu almak için hazırız. Kendimize güveniyoruz. Bu ülkede ya adalet olacak ya sefalet. Başka bir seçenek yok. Bizim mücadelemiz ve tercihimiz net: Biz, bu ülkede adalet olsun, bereket olsun ve birlik olsun istiyoruz. Biz, yalnızca bu büyük davaya, bu büyük sevdaya değil, aynı zamanda ülkemizi müreffeh hale getirecek stratejilere ve bu stratejileri hayat geçirebilecek güçlü kadrolara sahibiz. Çalışmaktan yorulmadan, hizmette geri durmadan, sorun yaratarak değil, çözüm üreterek, milletimiz için, milletimizle beraber, büyük bir yolculuğa çıkıyoruz. Çok çalışacağız, akılla çalışacağız, aşkla çalışacağız.Allah’ın izniyle, milletimizin gücü ve iradesiyle hep beraber başaracağız. 23 Mart’ta, hiçbir kayıp vermeden, bir demokrasi şöleni düzenleyeceğiz. Önseçimde kullanacağınız her oy, demokrasinin, milli iradenin değerini gösterecek ve sandıktan kaçanların uykularını kaçıracak. Önseçimde, CHP’nin zalimlere karşı nasıl tek yürek, tek bilek olduğunu göstereceğiz.”

YÜKÜ OMUZLAMANIN VAKTİDİR 

“Partimizin bütün üyeleri, bütün yöneticileri, yapacağımız önseçimin ülkenin bugünkü koşulları altında taşıdığı önemi tüm boyutlarıyla anlamak ve hissetmek zorundadır. Benim bu konuda hiçbir kuşkum yok. Söz konusu vatan olduğunda, CHP’liler, bütün teferruatları bir yana bırakır, el ele, kol kola partisine, ülkesine sahip çıkar. 23 Mart’ta, Türkiye’nin gözü kulağı Cumhuriyet Halk Partisi’nde olacak. Bizim kararlılığımızı gören milyonlar, iktidarın artık değişeceğini anlayacak ve rahat bir nefes alacaklar. Vatandaşın ‘hemen seçim’ çağrıları, dalga dalga büyüyecek. Yükü omuzlamanın vakti gelmiştir.”

TÜRKİYE’Yİ KURTARACAĞIZ

“Çok çalışacağız, akılla çalışacağız, aşkla çalışacağız ve Türkiye’yi içine düşürüldüğü dertlerden kurtaracağız. İsraf, iş bilmezlik ve kibrin sebep olduğu ekonomik krizden; yaşanan derin yoksulluktan; her gün kriz yaratan siyasetten; giderek artan toplumsal çürümeden; adalet, eğitim ve sağlıktaki çöküşten; her yere üşüşmüş mafya ve çetelerden; iş kazasında, yangında, depremde ihmal sebebiyle yaşanan ölümlerden, Türkiye’yi kurtaracağız. Allah’ın izniyle, milletimizin gücü ve iradesiyle, hep beraber bir Türkiye mucizesi gerçekleştireceğiz. 23 Mart, bu yolculuğun ilk kitlesel adımı olacak.”

“KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA, HAYDİ HERKES, 23 MART’TA SANDIK BAŞINA”

“O gün biz ne kadar güçlü bir irade ortaya koyarsak, iktidar yolculuğumuz o kadar kısalacak. Benim hiç kuşkum yok, başaracağız. Cumhuriyet Halk Partisi başaracak, Türkiye kazanacak. Milletçe hak ettiğimiz bir geleceğe bir adım daha yaklaşacağız. Tam bir birlik ve dayanışma içinde, çok ve büyük işler başaracağız. Onun için diyorum ki: Kurtuluş yok tek başına, haydi herkes, 23 Mart’ta sandık başına.”